19 Temmuz 2010 Pazartesi

ne oldum değil mevzusu

      yukarıdaki fotoğraf lebron'un cleveland cavaliers günlerinden. seçilmiş olduğuna inanarak ve  bilumum artistlikten geri kalmayarak dünyaya şovunu sergiliyor.

     buradaysa kaygısızlardaki kültigin'in yancısı iki saf elemandan biri gibi. dwyane'in yanında o hacı sakalıyla cumadan erken çıkıp dışarda yardım toplayan dayılar gibi biraz mahzun, biraz "ben ne halt ettim" der gibi sanki. bu transferle lebron bir çok insana göre yeni bir jordan efsanesi olmayı tepti ki pek haksız da değiller. hatta kobe ile kıyaslama da artık gereksiz görüşünü de biraz olsun anlayabiliyorum ve destekliyorum. nba'de büyük yıldızların bu lige adım atarken katıldıkları klüplerle bir yere gelmeleri daha çok huşuma gidiyor.  

     miami'nin transferleri ve lebron'un tercihi hala çok konuşuluyor ve eski basketbolculardan yorumlar da gelmeye devam ediyor. bir iki örnek şöyle: 

"kesinlikle bird ve magic'i arayıp ‘gelin aynı takımda oynayalım’ demezdim. şimdi oynasaydım, o üçünü yenmeye çalışırdım." - michael jordan

"lebron hayatı boyunca jordan olamayacak. istediği kadar şampiyon olabilir, bu hamlesiyle tartışmaya dahil bile olmayacak."- charles barkley

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Site Meter